Arctis Nova Elite ile Kopenhag’da Geçen Bir Hafta Sonu
- Kubilay Sakarya
- 3 gün önce
- 4 dakikada okunur
Geçtiğimiz ay dünyanın en önemli gaming kulaklık/aksesuar markalarından SteelSeries’in davetlisi olarak Kopenhag’taydım. Aslında bir “gamer” olmadığım için bu daveti aldığımda biraz şaşırmıştım. Ancak ürünü ve arkasında yatan fikri anlayınca kendimi oraya ait hissettim ve bu kulaklığa bakış açım değişti. Jacob Wagner tasarımı Arctis Nova Elite, bir oyuncu kulaklığından öte, günlük hayatta da kullanılabilecek lüks bir aksesuar olarak kurgulanmış.

Kulaklığı ilk denediğim anda, farkı hissettim. Dünyanın ilk Hi-Res Kablosuz Sertifikalı oyun kulaklığı olarak 24 bit/96 kHz ses kalitesi sunuyor. Bu da yalnızca oyunlarda değil, müzik dinlerken ya da film izlerken de olağanüstü bir deneyim yaşatıyor. Özel karbon fiber sürücüler, derin baslardan ince tizlere kadar olağanüstü bir netlik sağlıyor. Aynı anda PC, konsol, Bluetooth ve Aux bağlantısını kullanabildiğiniz OmniPlay teknolojisi, tek bir kulaklıkla dört farklı kaynağı miksleme imkânı sunuyor.
Bir diğer dikkat çeken özellik ise AI destekli gürültü engelleme mikrofonu. Özellikle kalabalık ortamlarda arka plandaki sesleri yüzde 97 oranında filtrelemesi, hem oyun sırasında hem de online toplantılarda fark yaratıyor. Infinite Power System adı verilen çift batarya sistemiyle de kesintisiz pil ömrü sağlıyor; birini şarj ederken diğerini kullanmaya devam edebiliyorsunuz.
Elbette ki işin tasarım kısmı da çok önemli. Wagner’in imzası taşıyan kulaklık, İskandinav minimalizmiyle lüks detayları birleştiriyor. Metal çerçevesi, hafızalı köpük yastıkları ve şık kontrol tekerleğiyle sadece teknolojik değil, estetik açıdan da albenisi yüksek bir ürün.
Peki Jacob Wagner Kimdir?

Jakob Wagner, 1963 Kopenhag doğumlu dünyaca ünlü bir Danimarkalı tasarımcıdır. Tasarım mühendisliği ve ürün tasarımı eğitiminin ardından 1993’te kendi stüdyosunu kurarak, işlevsellik ile estetiği buluşturan zamansız tasarımlara imza atmıştır. Minimalist ama şiirsel yaklaşımıyla tanınan Wagner, kullanıcı deneyimini merkeze alarak hem ergonomiyi hem de görselliği öne çıkarır. Bang & Olufsen, Muuto, Stelton, Cappellini, Montana ve Menu gibi markalarla işbirlikleri yapmış; eserleri New York’taki MoMA’nın kalıcı koleksiyonuna girmiştir. Doğadan ilham alan Branch Table ya da Montana Free modüler raf sistemi gibi projeleri, onun hem fonksiyonel hem de duygusal bağ kuran tasarım anlayışını yansıtır. Günümüzde sürdürülebilirlik vurgusuyla yalnızca topluma ve geleceğe anlamlı katkı sunan markalarla çalışan Wagner, teknoloji ve kültürü, işlev ve duyguyu aynı potada eriten tasarımlarıyla öne çıkmaktadır.
Arctis Nova Elite, SteelSeries’in sadece oyun için değil, yaşam tarzını da kapsayan bir vizyonla geliştirdiği bir kulaklık. Kopenhag’da ürünü deneyimledikten sonra benim için yalnızca bir oyun aksesuarı değil, günlük hayatımda da keyifle kullanabileceğim bir parça haline geldi.
---
🌍 Kopenhag’da 3 Günlük Hafta Sonu Rehberi
SteelSeries’in lansmanından sonra seyahatimi iki gün uzattım çünkü Kopenhag’a gerçekten bayıldım. Eğer siz de kısa bir hafta sonu kaçamağı planlarsanız, bu şehirde mutlaka uğramanız gereken birkaç yer:
1. Nyhavn – Renkli evleri, kanala bakan kafeleriyle şehrin en fotojenik noktası.
2. Tivoli Bahçeleri– Hem nostaljik hem de modern eğlencelerin buluştuğu büyülü bir lunapark.
3. Louisiana Modern Sanat Müzesi – Şehir merkezinin biraz dışında ama sanatseverler için eşsiz bir deneyim.
4. Torvehallerne Market – Gourmet atıştırmalıklar ve yerel lezzetler için uğramadan dönmeyin.
5. Amalienborg Sarayı – Danimarka Kraliyet Ailesi’nin evi; tarihi dokusuyla büyüleyici.
6. Küçük Deniz Kızı Heykeli – Belki klişe ama Kopenhag’a gelip görmeden dönmek olmaz.
Son olarak, bu unutulmaz deneyim için beni ağırlayan SteelSeries ekibine teşekkür ederim. Hem teknoloji hem tasarım odaklı böylesine güçlü bir vizyonu, Kopenhag gibi ilham verici bir şehirde keşfetmek benim için büyük bir ayrıcalıktı.
EN BELOW
A Weekend in Copenhagen with the Arctis Nova Elite
Last month, I was invited to Copenhagen by SteelSeries. Since I’m not exactly a “gamer,” I was a little surprised when I first received the invitation. But once I understood the product and the idea behind it, I felt like I belonged there—and my perspective on this headset completely changed. The Arctis Nova Elite, designed by Jacob Wagner, is more than just a gaming headset; it’s a luxury accessory meant to be used in everyday life.

The moment I tried it on, I could feel the difference. As the world’s first Hi-Res Wireless Certified gaming headset, it delivers 24-bit/96 kHz sound quality. This means an outstanding experience not only for gaming, but also when listening to music or watching movies. Its custom carbon fiber drivers reproduce a stunning frequency range from 10Hz to 40kHz, offering deep bass, crystal-clear mids, and delicate highs. Thanks to OmniPlay technology, you can connect and seamlessly mix four sources at once—PC, console, Bluetooth, and Aux—something I didn’t even think was possible before.
Another standout feature is its AI-powered noise-cancelling microphone, which filters out up to 97% of background noise. Whether you’re gaming online, chatting on Discord, or in a busy video meeting, the clarity is impressive. The Infinite Power System with dual batteries allows for endless playtime—while one charges, the other keeps you connected.
Of course, design plays a huge role as well. Wagner’s touch brings Scandinavian minimalism together with luxurious detail. With its metal frame, memory foam ear cushions, and sleek control dial, the Arctis Nova Elite is not only a piece of cutting-edge technology but also a stylish statement piece.
The Arctis Nova Elite is more than just a headset—it reflects SteelSeries’ vision of creating technology that goes beyond gaming and fits into a modern lifestyle. After experiencing it in Copenhagen, I realized it’s not just an accessory for players, but something I’d enjoy using every day.
🌍 A 3-Day Copenhagen Weekend Guide
After the launch, I extended my trip by two days, because I absolutely fell in love with Copenhagen. If you ever find yourself here for a short weekend escape, here are a few must-see places:
Nyhavn – Iconic colorful houses, canalside cafés, and postcard-perfect views.
Tivoli Gardens – A magical amusement park blending nostalgia and modern entertainment.
Louisiana Museum of Modern Art – Just outside the city, but a must for art lovers.
Torvehallerne Market – Perfect for gourmet bites and local flavors.
Amalienborg Palace – The Danish Royal Family’s residence, steeped in history and charm.
The Little Mermaid Statue – Perhaps a cliché, but no visit to Copenhagen is complete without it.
Finally, I would like to thank the SteelSeries team for hosting me during this unforgettable experience. Discovering such a strong vision focused on both technology and design in a city as inspiring as Copenhagen was truly a privilege for me.